Düşük Nedir?
20 haftadan önce sonlanan gebelik kaybı düşük olarak ifade edilebilir, başka bir anlatımla da istenmeyen sebeplerle hamileliğin sonlanmasıdır. Ancak bu sonlanmanın nedenleri olabilir, genetik etkenler yüzünden düşük yaşanması yanında, bazı hastalıklar ve stres gibi nedenlerle düşük yaşanması olasılığı da söz konusudur. Tedavinin başarılı olabilmesi için altında yatan nedenin belirlenmesi gerekmektedir, çünkü nedene dayalı düşük tedavileri, çoğunlukla başarılı sonuçlar verir.
Düşük Tedavisi Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Genetik ya da kromozomal anormallikler, hamilelik kayıplarında en yaygın nedendir. Bunlar, spermden, yumurtadan veya embriyodan kaynaklanabileceği gibi, kadınların yaşı ilerledikçe yumurta kalitesi düşer ve bazı anormallikler ortaya çıkar, erkeklerin yaşı ilerledikçe de spermler daha kalitesiz üretilir ve düşük yapma olasılığını artırır. Genetik nedenler ise embriyonun anormal gelişmesine yol açabilir, rahimde meydana gelen şekil bozuklukları da düşük yaşanması olasılığını yükseltir. Şeker hastalığı, hormanal hastalıklar, tiroit hastalıkları ve kan pıhtılaşması gibi sebepler nedeniyle de düşük yapılabildiği görülmüştür. Düşük tedavisinde bütün bu nedenler araştırılır ve buna bağlı olarak tedavi uygulanır.
Genetik nedenler ve rahim anormallikleri bazen ameliyatla düzeltme gerekebilir ve çeşitli hastalıkların tedavisi yapıldıktan sonra, düşük tehlikesi ortadan kalkabilir, strese veya çevresel nedenlere bağlı düşüklerde; psikolojik tedaviyle birlikte düşük riski giderilir. Araştırmalar göstermektedir ki buradaki başarı oranı yüzde 75’tir. Bu oran, genetik anormallikler yüzünden yapılan tedavilerde yüzde 71 düzeyindedir. Düşük yapmaya yol açabilecek etkenler belirlendikten sonra, uygun tedavi yöntemi planlanarak, hastanın düşük yapması önlenebilir.